İnsanın kendine güvenmesi, sağlıklı ve üretken bir hayatın anahtarı gibidir. Bu güveni elde etmek için de belli şeylerin bilinmesi gerekir. Okulda öğrendiklerinizin aksine tek bir şeyde çok başarılı olmaktansa pek çok şeyi azar azar da olsa bilmeniz daha iyi bir şeydir. Belki tam bir liste olmayabilir fakat herkesin yapmayı bilmesi gereken bazı şeyleri bu listede toparladık.
1. Ateş Yakmak: Ateş, yaşam için en temel iki gereklilik olan ışık ve sıcaklığı verir. Hayatınızın şu ya da bu döneminde bu bilgi sizin için fazlasıyla önemli olabilir.
2. Bilgisayar Çalıştırabilmek: Bugünlerde belki de en çok ihtiyaç duyulan şeylerden biri bir bilgisayarı en azından ortalama seviyede kullanabilmektir. Ayrıca yardıma ihtiyacı olanlara da el uzatmak güveninizi artırabilir.
3. Google’ı Etkin Biçimde Kullanabilmek: Google her şeyi bilir. Google’da bir şeyleri bulmakta zorluk çekiyorsanız sorun Google’da değil sizdedir. Bu sebeple gerekirse Google kılavuzlarını okuyun.
4. Kalp Masajı ve Heimlich Pozisyonunu Bilmek: Yardımınıza ihtiyacı olan kişi bir gün eşiniz ya da çocuklarınız olabilir. Bu yüzden ilk yardım yapmayı ve suni solunumu kesinlikle öğrenin.
5. Vitesli Araç Kullanmak: Evet, Hollywood filmlerindeki o tuhaf kaçış sahneleriyle her daim karşılaşmıyor olabilirsiniz fakat gün gelir bu bilgiye sahiden ihtiyaç duyarsınız.
6. Basit Düzeyde Yemek Yapmak: Kendinize bir yumurta bile pişiremiyorsanız hayatta kalmanız olanaksız gibi bir şeydir. Başkalarına muhtaç olmak istemiyorsanız bunu kesinlikle öğrenmelisiniz.
7. İnsanların Dikkatini Çekebilecek Bir Öykü Anlatmak: İnsanların dikkatini çekemiyorsanız nefesinizi boşa tüketmeyin.
8. Fiziksel Bir Kavgada Kazanan Olmak ya da Bu Durumlardan Kaçınmak: Her iki şekilde de kazanan siz olursunuz.
9. Kötü Haber Vermek: Birilerinin bunu yapması gerekir. Maalesef bir gün gelecek ve bu kişi siz olmak zorunda kalacaksınız.
10. Lastik Değiştirmek: Biliyorsunuz lastiklerde hava vardır ve içinde hava olan şeyler er ya da geç patlar.
11. İyi Bir İş Görüşmesi Geçirmek: Gergin bir biçimde panik hâline girerseniz işi almanız imkansızlaşacaktır.
12. Zamanı İyi Yönetmek: Bunun tersi zamanı boşa harcamaktır ve bu zaman zaman iyi karşılansa da her zaman kabullenilebilecek bir şey değildir.
13. Hızlı Okumak: Bazen bilmeniz gereken tek şey olayın ana fikridir ve bunun için bile geç kalırsınız.
14. İsimleri Hatırlamak: İnsanlar size “Hey sen!” diyerek seslendiğinde ve karşınızda kıvaranarak isminizi hatırlamaya çalıştığında hoşunuza gider mi?
15. Taşınmak: Taşınmak hep ilk tahmin ettiğinizden çok daha zordur.
16. Az Eşyayla Seyahat Etmek: Yalnızca ihtiyacınız olan şeyleri yanınıza alın. Bnu hem daha ucuz hem daha kolay hem de daha akıllıca.
17. Polisle Başa Çıkabilmek: Hapis eğlenceli bir yer değildir. Bunu kesinlikle öğrenmeniz gerekir.
18. Yön Tarif Etmek: Kimse olduğu yerde daireler çizmeyi sevmez. Bunu öğrenin ve birilerine bu konuda yardımcı olun.
19. Temel İlk Yardım Uygulamak: Bir yarayı sarabilmek için ne doktor ne de dâhi olmanıza gerek var. Üstelik bu sahiden de önemli bir şey.
20. Yüzmek: Yeryüzünün yüzde 71’i suyla kaplı. Yüzmeyi öğrenmek iyi bir fikir olabilir.
21. Paralel Park Etmek: Paralel park etmek, standart ehliyet belgesi sınavlarında bilinmesi gereken bir şeydir ancak yine de çoğu insan bunu nasıl yapacağını bilemez. Peki bu nasıl mümkündür?
22. Kendi Alkol Sınırını Bilmek: Aksi takdirde ciddi sorunlarla karşılaşabilirsiniz.
23. İyi Meyve-Sebze Seçmek: Çürümük meyve ve sebzeler hem çok kötü tat verir hem de sizin için korkunç bir sürpriz gibidir.
24. Balta, Çekiç ya da Testere Kullanmak: Bu malzemelere ihtiyaç duyan bir tek marangozlar değildir. Temel araç-gereçlerle ilgili bilgi, herkeste olması gereken bir şeydir.
25. Basit Bir Bütçe Yapmak: Borçlu omak sahiden hoş değildir. Bu işin anahtarı da kolay bir bütçe hazırlamaktır.
26. Kullanımı Yaygın En Az İki Dil Konuşabilmek: Dünya nüfusunun yalnızca yüzde 25’i İngilizce konuşabiliyor. En azından geriye kalan yüzde 75’iyle iletişim kurabilmeniz iyi olurdu.
27. Düzgün Mekik ve Şınav Çekmek: Bilinçsiz yapılan şınav ve mekik hareketleri vücudunuzu incitip zaman kaybına sebep olmaktan başka bir şey yapmaz.
28. İltifatta Bulunmak: Birine verebileceğiniz en güzel hediye ona söyleyeceğiniz güzel bir sözdür. Üstelik bedava!
29. Uzlaşmak: Güzel bir anlaşma bir ya da iki soru ötenizde olabilir.
30. Başkalarını Dikkatlice Dinlemek: Ne kadar az konuşup çok dinlerseniz o kadar öğrenir, o kadar az şey kaçırırsınız.
31. Temel Coğrafya Bilgilerini Gözden Geçirmek: Küçük kürenizin dışında neler olduğunu bilmiyorsanız çoğu insan pek de bir şey bilmediğinizi düşüneceklerdir (büyük olasılıkla haklıdırlar da).
32. Oda Boyamak: Badana bedeli için ödediğiniz paranın yüzde 90’ı emek için istenir. Basit boya işleri için başkalarına dokuz katı daha fazla para vererek yaptırmak yerine kendiniz de işin başına geçebilirsiniz.
33. Kısa, Açıklayıcı Bir Konuşma Yapmak: Bir sonraki şirket toplantısında patronunuz son bir ayda ne üzerine çalıştığınızı sorarsa kısa fakat açıklayıcı bir cevap verebilirseniz patronunuz esnemeden sizi takdir edecektir.
34. Fotoğraf Makinesine Gülümsemek: Fotoğraf çekilirken gülmekten kaçınan insanlar çok can sıkıcıdır!
35. Tuhaf Durumlara Düşmeden Flört Etmek: Başarılı flörtle felaket arasında çok ince bir çizgi vardır. Çok üzerine düşerseniz kaybedersiniz. Yeterince üzerine düşmezseniz de kaybedersiniz.
36. Kullanışlı Notlar Tutmak: Gereksiz notlar gereksizdir ve not almamak da başarısızlığın tarifi gibidir. Bu yüzden bu öğrenilmesi gerekli bir şeydir.
37. Saygılı Bir Konuk Olmak: Aksi takdirde arkadaş evi yerine otelde kalmak durumuna düşersiniz.
38. İyi Bir İlk İzlenim Bırakmak: Aristoteles, “İyi bir başlangıç işi yarılamaktır,” demiştir.
39. Harita ya da Pusulayla Yön Bulmak: Ya GPS’iniz bozulur ve bilmediğiniz bir yerde kalıverirseniz?
40. Düğme Dikmek: Yeni gömlek almaktan daha ucuz olduğu kesin.
41. Ev Sineması Sistemini Kurmak: Uçak bilimi değil ya! Sırf bu iş için birine para ödemek tembellikten başka bir şey değil.
42. Klavye Kullanmak: Bunu öğrenmek tüm yaşantınız içinde sizi boşa harcayacağınız günlerden kurtarabilir.
43. Kimlik Bilgilerini Korumak: Siz hırsız olan taraf değilseniz kişisel kimlik hırsızlığı pek de eğlencelidir denilemez. Dikkatsiz davranmayın.
44. Bilgisayarda Temel Güvenlik Önlemleri Almak: Karmaşık şifreler oluşturmak ya da firewall kullanmak için bilgisayar bölümünde okumanıza gerek yok. Bunları halledebilirseniz pek çok sıkıntıdan kurtulursunuz.
45. Yalanı Ortaya Çıkarmak: İnsanlar yalan söyler. Bu hayatın acı bir gerçeği.
46. Vaadlerde Bulunmadan Bir Randevuyu Tamamlamak: Tutmaya niyetinizin olmadığı vaadlerde bulunmanın bir bahanesi olamaz. Ayrıca çok az tanıdığınız biriyle ilgili karar vermenin de bir mantığı yoktur.
47. Leke Çıkarmak: Yalan yok, yeni bir şey almaktan çok da ucuz!
48. Evi Temiz Tutmak: Temiz bir ev, temiz ve düzenli bir yaşam tarzının temelidir.
49. Bir Bebeği Kucağa Almak: Bir bebeğe zarar vermek istemezsiniz herhalde.
50. Akü Aktarmayla Araba Çalıştırmak: Hem yürümekten iyidir hem de çekiciye para vermekten kurtulursunuz.
Bilginiz Olsun!
Yangın İhbar Hattı: 110
Sağlık Yardımı (Ambulans): 112
Uluslararası Kayıt: 115
Uluslararası Sıra Sorma: 115
Bilinmeyen Numaralar: 11880
Posta Kod Numarası Danışma: 119
Telefon Arıza Bildirim: 121
Ankesörlü Telefon Arıza: 122
Teleks Arıza Bildirim: 123
Data Arıza Bildirim: 124
Radyo Televizyon Arıza: 125
Şehirleraras Kayıt: 131
Şehirlerarası Sıra Sorma: 131
Beklemesiz Arama: 131
Çağrı: 133
Kodlu Arama: 168
Orman Yangın İhbar Hattı: 177
İş ve İsçi Bulma Hattı: 180
Ruhsal Danışma Hattı: 182
Su Arıza: 185
Gaz Arıza: 187
Vergi Danışma: 189
Yerinde Olmayan Abone: 134
Uyandırma Servisi: 135
Fonotel: 141
Telebilgi Hattı: 144
Telebilgi Hattı: 146
Telebilgi Hattı: 147
Telebilgi Hattı: 148
Telebilgi Hattı: 149
Alo Zabıta Hattı: 153
Alo Trafik Hattı: 154
Polis İmdat Numarası: 155
Jandarma İmdat Hattı: 156
PTT Danışma Hattı: 161
PTT Borç Sorma Hattı: 163
Masal Müzik Hattı: 166
Alo Post: 169
Alo Valilik: 179
Çevre Bilgi Hattı: 181
Sağlık Danışma Hattı: 184
Elektrik Arıza Hattı: 186
Cenaze Hizmetleri: 188
Kod Danışma Hattı: 199
Alo RTÜK: 178
Kablolu Televizyon Arıza: 126
Gürültü Bildirim Hattı: 176
Alo Tüketici Hattı: 175
Atom Enerji Kurumu: 172
Zehir Danışma: 114
Turizm Bilgi Hattı: 170
Kadın ve Sosyal Hizmetler Hattı: 183
Cenaze Hizmetleri: 188
Telekomünikasyon Kurumu Tüketici Şikayetleri: 199
Türk Telekom Borç Sorma: 163
Edebiyat Tarihinin En Etkileyici Yaratıkları
Yazılı tarihin en eski dönemlerinden beri yıkımımızı amaçlayan pek çok kötü yaratık ve karakterler olmuştur. Ancak onların sunduğu fiziksel tehditten ziyade hepimizin içinde var olabilecek kötülükten dolayı onlardan korkarız. Aslında İngilizce’de canavar anlamına gelen ‘monster’ kelimesi dahi Latince ‘uyarmak’ anlamına gelen bir fiilden gelmektedir, yani bu canavarlar belki de bizleri kendi korku ve endişelerimiz konusunda uyarmak için tasarlanmışlardır.
1. Frankenstein’ın Canavarı: Frankenstein – Modern Prometheus18 yaşındaki Marry Shelley tarafından 1816 senesinde, kocası Percy Bysshe Shelley ile Lord Byron’ın villasında kalırken yaratıldı. Kaldıkları süre içerisinde konuşma galvanizme ve hayalet öykülerin geldi. Bir gece Shelley romanın konseptini rüyasında gördü. Romanda büyük bir zamanını araştırmaya ayıran ve sonunda bir canavarı canlandırmayı başaran Victor Frankenstein’ın öyküsü anlatılıyor. Canavarın kaçtığını anlayınca Victor yaptığı şeyi bir sır olarak saklamaya çalışıyor. Bu sırada canavar, bir kulübenin bitişiğindeki viranede kalmaya başlıyor ve kulübede yaşayan De Lacey ailesini incelemeye başlıyor. Kulübeden de kaçarak Victor’ın kardeşi William’ı öldürüyor. Victor ve canavarı buzla kaplı bir alanda buluşuyor ve yaratık arkadaşlık için ona bir dişi yaratmasını istiyor. Eğer bunu yapmazsa ailesine bir şeyler yapacağıyla tehdit ediyor. Canavarı yakalamak için yemin ediyor fakat bunu başaramadan ölüyor. Roman iyiyle kötü arasında bir mücadele gibi ve hırsla sosyal sorumluluk arasındaki bağlantıyı tartışıyor. Klonlama ve genetik mühendislik alanlarındaki gelişmelerle ortaya çıkan etik sorunlarla roman bugünle de büyük bir bağlantı oluşturuyor.
2. Kont Dracula: Eflak prensi Vlad Dracula (Kazıklı Voyvoda) hikâyelerine dayanarak pek çok vampir cinsi kont öyküsü yazılmıştır ancak bunların arasında en meşhur olanı Bram Stoker’ın 1897’de yazdığı Dracula’dır. Doğu Avrupa kültüründeki vampirlerin aksine Stoker’ın Dracula’sı aristokrat bir beyefendiden bahseder. İngiliz bir hukuk görevlisi olan Jonathan Harker’ı cezbederek bir gayri menkul takasında yasal destek sağlayabilmek için cazibesini kullanır. İngiltere’ye geldiğinde Harker’ın nişanlısı Wilhelmina Murrary’i ve arkadaşı Lucy Westenra’yı korkutur, kısa süre sonra da her gece kanını içmek ve onu bir vampire çevirmek için Lucy’nin yatağını ziyaret etmeye başlar. Lucy’nin talipleri Hollandalı doktor Abraham Van Helsing’i arar ve doktor, bu yaşananların vampirizmle ilgili olduğu sonucuna varır. Onu uzak tutabilmek için sarımsak kullanırlar fakat Dracula Lucy’i dışarı çekerek onu öldürür. Van Helsing ve bir grup adam, Lucy’nin yeniden canlanan cesedini öldürür, dinlenmek için ihtiyaç duyduğu pislik kutularını yok eder ve onu Transilvanya’ya geri sürerek gerekli ritüeller olmadan öldürürler. Kont Dracula, bu zamana kadar televizyon ve sinema filmlerinde, dizilerde en çok kullanılmış korku edebiyatı figürlerinden biridir. Dracula’nın hâlâ etkisini sürdürebiliyor olmasının sebebi etrafımızdakileri sorgulamamıza sebep olmasıdır. Transilvanya asilzadelerinden biri vampir olabiliyorsa herkes olamaz mı?
3. Kurtadam: İnsanların kurtlara dönüşmesiyle ilgili ilk hikâyeler, Lycaon’un Zeus’u kızdırması ve kurta dönüştürülmesiyle eski Yunan mitolojisine kadar dayanır. Kimileri de, yarı medeni insan gruplarının hâlâ insan eti yiyenleri vahşi yaratıklara benzeterek dışlamaya başladıkları yamyamlık dönemlerinin sonlarına dayandığına inanır. Orta Çağ dönemlerinde Avrupa’da kurtadam fenomeni oldukça yaygındı ve konuyla ilgili davalarda tanık olarak ortaya çıkanlar dahi vardı. Aslında Tetonik ve Slav milliyetlerinde kurtadamlar sıradan suçlulardan daha zararlı olarak görülüyorlardı ve hayvan transformasyonu sanatıyla ilgili bir okulun da var olduğu söyleniyordu. Bu süre içerisinde kurtadamlar edebiyatta popüler karakterler oldu. Özellikle Marie de France ve William’ın yazdığı Lais du Bisclavret ve Guillaume de Palerne’nin Werewolf romansı gibi pek çok Fransız eserde bu öğe kullanılmıştır. Modern kurtadam kurgusu, Sutherland Mnzies’den Hughes the Wer-wolf ve George W.M. Reynold tarafından yazılan Wagner the Wehrwolf isimli üç önemli romanla 19.yüzyılda başladı. En tanınmış kurtadam romanı 1933 senesinde Amerikalı yazar Guy Endorse’un yayınladığı ve daha sonra iki filmi çekilen (1962’de Kurtadamın Laneti ve 1975’de Kurtadam Efsanesi) Paris’in Kurtadamı isimli romandır. O zamandan beri kurtadamlar sayısız film, roman ve diğer tarzlarda kendini göstermiş, bize içimizdeki yaratığı anımsatmıştır.
4. Mr Hyde: İlk olarak Robert Louis Stevenson’ın 1886’da yazdığı kısa romanı Dr.Jekyll ve Mr.Hyde’ın Tuhaf Olayı’nda adı geçen Hyde, insan ruhunun karanlık tarafının bir göstergesidir. Kısa romanda kötü işlerle doldurduğu gizli yaşamının sıkıntısını yaşayan Dr.Henry Jekyll’ın tuhaf öyküsü anlatılır. Kendi yarattığı bir iksiri içerek doktor, Edward Hyde’a dönüşür ve sakladığı tarafı ön plana çıkar. Hyde zamanla daha güçlü bir hâl alır ve nihayetinde kontrolü ele geçirir. Gece geçirdiği bu dönüşüm nöbetlerinden birinde Sir Danvers Carew’ü canice öldürür. Scotland Yard’dan Müfettiş Newcomen ve Dr.Lanyon, Bay Utterson, Richard Enfield ve Jekyll’ın uşağı Poole da dâhil olmak üzere Jekyll’ın arkadaşları onu aramaya başlar. Hyde formülü yaratmaya çalışır fakat bunu başaramayınca sonsuza dek Hyde olarak kalacağını anlar. Sonunda zehir içmeden önce bir ifade yazar ve iki kişiliğini de öldürmüş olur. Stevenson insan doğasının ikiliği üzerine odaklanır fakat kısa roman, Victoria dönemi sosyal standartlarına karşılık cinsellik ya da ikinci bir yaşam yaratabilmek için ihtiyaç duyulan homoseksüelliği temsil ediyor olarak da yorumlanır.
5. Grendel: 700’lerin başında yazılmış olan epik şiir Beowulf, İngilizce dilinde hazırlanmış en eski epik anlatıdır. Dev savaşçı Beowulf’un antagonisti olan Grendel, Danimarka kralı Hrothgar’ın yeni içki holünü adamları uyurken öldürüp yutarak yerle bir etmiştir. Güney İsveç’ten Geat’ler olanları duyunca Hrothgar’a yardım için en önemli savaşçılarını gönderirler. Savaşçı Beowulf, içki salonunda elinde hiçbir silah olmadan uyuyor numarası yapar ve Grendel geldiğinde onu kolundan tutar. Kendini kurtarmak isteyen Grendel kolunu yerinden çıkarır ve ölmek için inine kaçar. Bunun öcünü annesi alır ve Hrothgar’ın en önemli savaşçısını bulunmadan önce öldürür. Bulunduktan sonra Beowulf anne canavarı da öldürür. Daha sonra Beowulf Geats’e dönerek iyi ve bilge bir kral olur. Şiir pek çok kitaba ilham olmuş, özellikle son otuz yılda filmlere de konu olmuştur.
6. Baskerviller’in Köpeği: Richard Cabell’ın hikâyesinden esinlenen Sir Arthur Conan Doyle Baskerviller’in Köpeği’ni 1901’de yayınlamıştır. Sir Charles Baskerville malikanesinin parkında ölü bulunduktan sonra ünlü dedektif Sherlock Holmes ve yardımcısı Dr. Watson tarafından bir soruşturma başlatılır. Devon’a tek başına giden Watson, kurbana yakın olanları soruşturur ve konuştuğu kişilerin çoğu ona Baskerville lanetinden, fundalıkta gezinen dev köpekten bahseder. Yerel efsaneye göre lanet, genç bir kadını kaçıran ve kadın elinden kurtulunca peşinden fundalığa giderek dev bir köpek tarafından kadınla beraber yenilen Sir Hugo Baskerville’le başlar. Bir dizi gizemli olay soruşturma devam ettikçe ortaya çıkar. Örneğin gece malikaneye yürüyen Bay Barrymore, fundalıkta dolaşan yalnız bir figür, uluyan köpekler ve Sir Charles ile Laura Lyons arasında öldüğü gece yapılan gizli buluşma, bu tuhaf olaylardan bazıları. Watson, fundalıkta yürüyen kişinin Holmes olduğunu keşfeder ve Baskerville mirasının varisinin köpeğin sahibi olduğunu çözer. Stapleton’ı suç üstü yakalarlar ve Stapleton fundalığa kaçarken yaratığı öldürürler. Bu sırada Stapleton da bataklıkta boğulur. Cehennemden gelen köpeğin hikâyesi, geceleri ortaya çıkan şeyler için olan sonsuz merakımızı körüklüyor ve hırsın sonumuzu getirebileceği konusunda bizleri uyarıyor.
7. Dev Mürekkep Balığı: Bu karaketin çıkış noktası mitolojiden çok gerçeklik, çünkü dev mürekkep balıkları sahiden var. Dördüncü yüzyılda Aristoteles’in zamanından efsanelerde de bu yaratık görülür. Farklı ülkelerin dev mürekkep balığıyla ilgili farklı efsaneleri vardır. Örneğin Norveç’te kraken, Karayipler’de Lusca, eski Yunan’da da Scylla hikâyeleri vardır. Bu efsanaler 19.yüzyılda iki önemli romana esin kaynağı olmuştur: Herman Melville’in Moby Dick’i (1851) ve Jules Verne’in 1870’de yazdığı Denizler Altında 20,000 Fersah. Dev mürekkep balıkları, Ian Fleming’in Dr.No’sunda, Peter Benchley’nin de Beast’inde yer almıştır. Yaratık, ilk olarak H.P. Lovecraft’ın 1928’de yazdığı kısa öyküsü Cthulu’nun Çağrısı’nda görünen Cthulu’nun da temelini oluşturur fakat ölümünden önce ve sonra Lovecraft’ın diğer pek çok eserinde de (diğer yazarlarla beraber) bu motif görülür.
8. Zombiler: Zombi kelimesinin Afrika dilinde bir kökeni olsa da zombi fenomeninin hem Afrika’da hem de bokor adı verilen Voodoo büyücülerinin kara büyü yaptıkları Haiti’de başladığına inanılır. Bokorlar ya yaşayan birinin ruhunu alır ya da büyü kullanarak yeni ölmüş birini yeniden canlandırarak köle olarak kullanırlardı. Orta Çağ İran eserlerinden meşhur Binbir Gece Masalları’ndaki Gherib ve kardeşi Agib’in hikâyesi de zombi kurgusunun ilk oluşumlarındandır ve zombilere orada gulyabani adı verilir. Zombi edebiyatı adına atılmış bir diğer önemli adımsa Mary Shelley’nin Frankenstein’ıdır. Tam olarak bir zombi romanı olmasa da bu kitap cesetlerin yeniden canlandırılması fikrinin mistik bir ritüelden çok bilimsel bir süreç olduğunu anlatır. Bu ve 19.yüzyılda yazılmış diğer kitaplar, W.B. Seabrook’un yazdığı Sihirli Ada ve H.P. Lovecraft’in yazdığı Soğuk Hava, Mezarda, Eşikteki Şey, Yabancı, Pickman’in Modeli ve Herbert West-Canlandırıcı gibi daha sonraki eserlere esin kaynağı olmuştur. Zombiler, 1932’de çekilen ve Bela Lugosi’nin başrolünde oynadığı Beyaz Zombi başta olmak üzere sayısız filme de konu olmuştur.
9. Jabberwocky: Jabberwocky, Lewis Caroll’ın ailesiyle Whitburn’de kalırken yazdığı bir şiirdir. Tuhaf bir yaratığın yenilgisinden söz eden şiir, ilk olarak ailesi için yazdığı Mischmasch isminde aylık bir yayında Anglo-Sakson Şiiri Kıtası adı altında çıktı. Resmi olarak Alice Harikalar Diyarı’nda ve Alice’nin Buldukları (1871) romanının bir parçası olarak yayınlandı ve bir şiirin nasıl yazılmaması gerektiği üzerine bir ders olarak düşünülmesine rağmen İngilizce dilinin en muhteşem saçma şiirlerinden biri oldu. Büyük zorluklarla pek çok farklı dile çevrildi ve Henry Kuttner’in yazdığı Mimsy Were; Frederic Brown’ın yazdığı Lewis Padgett, Jabberwock Gecesi; James Thurber’in yazdığı ‘Brillig’di De Ne Demek?’adlı çalışmaları da etkiledi.
10. Hayaletler: Dünyadaki her kültürün hayalet hikâyeleri vardır ve bu formların sahiden var olup olmadığına dair pek çok tartışmalar çıkmıştır. Hayalet hikâyeleri eski Yunan mitolojisine, özellikle de Odysseus’un tavsiye almak için Tiresias’ı ararken Hades’e gittiği Homer’ın Odysseus epiğine kadar dayanır. Bilinen en önemli edebi eserlerde hayaletler kullanılır ve bunların arasında Shakespeare’in Hamlet’i, Macbeth’i, Julius Caesar’ı ve III.Richard’ı, Washington Irving’in Sleepy Hollow Efsanesi, Mark Twain’in Tom Sawyer’ın Maceraları, Oscar Wilde’ın Canterville Hayaleti ve Jonathan Swift’in Gulliver’in Gezileri de vardır. Aynı zamanda büyük usta Edgar Allan Poe’nun eserlerinde de hayalet motifleri bulmak mümkündür. Dünyadan olmayan ruhlara karşı merakımızın bu denli popüler olmasının sebebi, bu formların da önceden insan olması. Her bir hayalet kenidi eşsiz hikâyesiyle bir zamanlar insandı. Bizlerin de günün birinde hayalet olabileceğimiz düşüncesi, tüm bu hikâyeleri daha da ilginç yapıyor.